Yükleniyor
0   /   100

Yine Fotoğraf Atölyesi ile Bursa’da fotoğraf gezisindeydik. Bursa’nın taş döşeli sokaklarında yürürken, objektifimizle yine bir hikâye arıyorduk. Dar bir sokağa saptığımızda karşımıza fotoğraf karesindeki sahne çıktı. Gözümüzün önünde rengârenk desenleriyle yere serilmiş bir halı, sanki sokak arası bir sergi. Üzerinde sabun köpükleri ışıldıyor, desenler her bir fırça darbesiyle yeniden canlanıyor gibi. Çocuklar dört bir yanına dizilmiş, ellerinde fırçalarla halı üzerinde sanki resim çalışması yapıyorlar. Bu yalnızca bir görüntü değil, bir ahenk, bir kompozisyon.

Bu sahnede bizi en çok etkileyen şey, çocukların ve halının birlikteliği. Halı, yaşanmışlıkları ve geçmişi simgeliyor; çocuklar ise enerjileriyle onu yeniden canlandırıyor. Sabun, su, köpük ve fırçalar… Hepsi birleşip bir hayat döngüsünü temsil ediyor. Objektifimize yansıyan sadece bir görüntü değil, aynı zamanda bir his, bir koku, bir sıcaklık.

Fotoğraf çekmek bazen hikâye anlatmak, bazen de o hikâyeyi anlamaktır. İşte burada, o anın hikâyesini hissettim. Objektifimi indirirken, bu kareyle yalnızca bir mahalle anısını değil, aynı zamanda bir geleneğin, bir kültürün ve bir anın ruhunu yakaladığımı biliyorum.

Bu sahne, bir fotoğrafçının aradığı her şeydi: Doğallık, ritim ve insanlık

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir