Gün batımında adamın elinde oltası, oltasının ucunda bir ada, asılmalı oltaya, avucunun içine alıp saklamalı, ne kadar çok ada o kadar umut, cesaret, sevda… Fakat daha çok var ada, gün bitmeden karanlıklar bastırmadan tutmalı. Gözüne kestirdiğine salladı; boşa çıktı. Karamsarlığa kapılmanın zamanı değil, toparlanmalı ve tekrar tekrar sallamalı.
Şeref Aksoy
Olan biten her şey göründüğünün, gördüğümüzün tam tersi. Ne kadar bir şeysek aslında o kadar o şey değiliz. İnanmak istediklerimiz, kendimizi inanmaya zorladıklarımız gerçekte kaçmak istediklerimiz.
Sıcağın kırmızısı, şafağın sarısıdır yüzümüze vuran, Yalın ayak koşuşların acısında torpülenir hayat Soğuk iklimlerden gelen rüzgarın sesi, donan iliklerin döngüsü Yarınsız dünlerin acısında kavrulan etlerimiz Sancısız doğuşların habercisidir. Fırtınasız okyanuslarda, dingin denizlerde yok olur sessizlik Kıvrılan nehirler, Çatlayan topraklar, Ve gözyaşları Geride kalanlar, geriye bakanlar Bir tek çocuksu gülüşler hatırlatır umudu. Kavgasız günler, vicdansız ölümler,...
“Siyah boya bitmiş” diye söylendi. Daha yetiştirmesi gereken bir kaç ayakkabı daha vardı. Boyanacak ayakkabıların rengi de siyahtı. “Talihime tüküreyim” diye kendine lanet okudu. Kasabanın en işlek caddesinde ekmeğinin peşine koşan boyacı Ali her zaman ki gibi durduğu noktada dünyayı boyar gibi, yarınını boyar gibi, en önemlisi yaşamını boyar gibi alın teri döküyordu. Bazen iki...